fbpx

Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile 2016 yılında imzalanan münhasırlık protokolünün süresi 1 yıl daha uzatıldı.

Protokol kapsamında İstanbul Fatih’te 4 geçici eğitim merkezi ve ilkokulda pilot programı uygulanan “Travmaya Duyarlı Okullar” projesinin ikici ayağı başladı. Yeni dönemdeki ana hedef “sosyal uyum”.

Travmaya Duyarlı Okullar projesinin ilk ayağı Suriyeli çocukların devam ettiği geçici eğitim merkezlerinde uygulanmıştı. Başlangıçtaki amaç çocuklara travmayla baş etme becerileri kazandırmak, okullardaki tüm personel ve aileler ile yapılan eğitimlerle de okulları çocuk güvenli hale getirmekti. Bu alandaki “en iyi uygulama” nın arandığı pilot projenin çıktıları, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yetkililer ile değerlendirildikten sonra, projenin mülteci ve geçici korumadaki çocukların öğrenim gördüğü tüm okullara yayılabilmesi için geliştirilmesi kararı alındı. Projenin temel amaçlarına “sosyal uyum” da eklendi.

Bu amaçla öğretmenlerin ve okullardaki psikolojik danışmanların travma ve travmalı çocuklarla ilişki alanında güçlendirilmesine yönelik programların oluşturulması için çalışmalara başlandı.
Çalışmalar 2017-2018 öğrenim yılı başından beri İstanbul Fatih/Balat’ta seçilen bir karma ilkokul bir de geçici eğitim merkezinde sürdürülüyor. Öğretmenlere travma hakkında psiko eğtim, travmalı çocukların olduğu sınıflarda disiplin yöntemleri, zorbalığa müdahale teknikleri ve çocuk koruma politikaları hakkında seminerler veriliyor. Süpervizyonlar ve ortak saha çalışmaları ile bu seminerlerde kazandırılan bilgiler pratiğe aktarılıyor. Ayrıca travmalı çocuklarla çalışma deneyiminin negatif etkilerine karşı öğretmenler için öz bakım becerileri geliştirme programları yürütülüyor.

Çalışma yürütülen okullarda çocuklarla aynı zamanda çocuklara yönelik de atölyeler düzenleniyor. Travmayla başa çıkma becerileri, zorbalıkla başa çıkma, sosyal ve kültürel uyum atölyelerinde hem programın ölçme ve değerlendirmesi sağlanıyor hem de öğretmenler ve psikolojik danışmanlara eğitimlerde öğrendiklerini kontrollü bir alanda uygulama fırsatı yaratılıyor.
Öğretim yılı başında uygulanmaya başlanan projenin ikinci ayağında bu yolla 50 öğretmen ve 800 çocuğa ulaşıldı.